Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (TOGÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Adem Keskin, Türkiye'de bu alandaki çalışmaların KKKA tanısı ve yayılımı konusunda yoğunlaştığını kaydetti.
2008 yılından bu yana keneler üzerinde çalıştıklarını belirten Keskin, Ondokuz Mayıs ve Artvin Çoruh üniversiteleriyle iş birliği halinde yabani hayvan keneleri ve taşıdıkları hastalıklarla ilgili çalışmalara devam ettiklerini anlattı.
İnsanlarda parazit oluşturan kene türlerinin yol açabileceği hastalıklara yönelik araştırmaların sürdüğünü söyleyen Keskin, şöyle konuştu: “Yaz aylarının gelmesi ve havaların ısınmasıyla birlikte kene aktivitesi artıyor, vatandaşlarımızın keneler konusunda biraz daha dikkatli bilgilendirilmesi gerekiyor. ” dedi.
“Kene kaynaklı birçok hastalık var”
Keskin, özellikle 2000'li yılların başında “Hyalomma marjinatum” kene türünün popülasyonunun artması ve insanlarda KKKA hastalığının ortaya çıkmasıyla birlikte araştırmaların yoğunlaştığını belirterek, şöyle konuştu:
“Kenelerin KKKA virüsünü taşıdığı uzun zamandır biliniyordu. Ülkemizde ilk kez 2002 yılında Tokat'ta bir hemşirede KKKA hastalığı tespit edildiğinde fark edildi. KKKA hastalığı tespit edilmeden önce keneler üzerinde yapılan çalışmalar yapılıyordu. Ülkemizde 2002 yılından sonra insanlardan alınan keneler üzerine kapsamlı çalışmalar yapılmış ve çok detaylı veriler elde edilmiştir. ama aynı zamanda 200'e yakın hastalık etkeninin de taşıyıcısı ve aktarıcısıdır. Bunlar kenelerle bulaşan şeylerdir.
TOGÜ Rektörü Prof. Fatih Yılmaz, iklimin artmasıyla birlikte Tokat ve bölgede KKKA hastalığında da artış olduğuna dikkat çekti.
Yılmaz, KKKA hastalığının ilk kez 2002 yılında Tokat'ta görüldüğünü belirterek, “Bu alanda üniversitemizin biyoloji bölümünde kene türleri üzerine çalışmalar yapılıyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Çankırı'da hayvanlar, Samsun Kızılırmak'ta göçmen kuşlar. Delta ve Türkiye'den kemirgenler.” “Arkadaşlarımız Cezayir'de küçük memelilerden toplanan keneler üzerinde yoğun bir şekilde çalışıyor.” dedi.